YAHYA KEMAL BEYATLI
Yahya Kemal 1884 yılında Üsküp’te doğmuş, ilk öğrenimini burada tamamlamıştır. Selanik ve İstanbul Vefa İdadilerini bitirdikten sonra Paris’e giderek Siyasal Bilgiler Fakültesi'ne girmiştir. Gençlik yıllarını (1903-1912) bu kentte geçiren şair, yurda dönünce Darulfünun öğretim kadrosuna atanmıştır. Çeşitli illerden milletvekili seçilmiştir. Ortaelçilik ve büyükelçilik gibi görevler üstlenerek, Türkiye'yi yurt dışında temsil etmiştir. 1954 yılında İstanbul’da vefat etmiştir.
Paris’te 10 yıl kadar (1903-1912) kalan Yahya Kemal, bir müddet devrin moda fikirleri peşinde koşsa da aldığı tarih ve kültür sonucu Türk tarihini iyice tetkik etmiştir. 1071 Malazgirt zaferini bir başlangıç sayarak, o günden bu yana Anadolu ve Rumeli’de vücut bulan kültür, sanat, dil ve medeniyet değerlerimize dört elle sarılmak gerektiğine inanmış ve şiirlerinde bu temaları işlemiştir.
Yahya Kemal kendini rind olarak tanımlar. Rind, şairin eski dünyamızın içinden çıkardığı ve özenerek benzemeğe çalıştığı bir insan tipidir. Rind eski zamanın bilge kişisidir. Etrafa önem vermeksizin keyfince yaşayan, yarı filozof, yarı derviş, hoş görücü, medeni cesareti olan, telaşsız ve kaygısız insan örneğidir.
Yahya Kemal şiirlerinin tümünde hece ile yazdığı ‘OK’ isimli şiiri hariç aruz vezni kullanmıştır. Uyak Yahya Kemal için vazgeçilemez bir unsurdur. O uyağı okuyucusuna ulaşmakta bir araç olarak görmüştür. Bunların yanında aliterasyona da çok önem verdiğinden şiirlerinde bir musiki vardır. Birçok şiirine beste yapılmış olması da bunun kanıtıdır. Yahya Kemal divan şairlerinden farklı olarak daha güzel söyleyebilme yarışıyla yazmamış, tasvirlerinde onlar gibi gerçek dışı abartmalara yer vermemiştir. Yahya Kemal şiirinde çok titizdir. Adeta bir kuyumcu gibi ince eleyip sık dokur. Şiirlerini hayattayken yayınlamayışının sebebi de onun bu yüzden; mükemmeliyetçi oluşu yüzündendir. Üzerine yıllarını verdiği şiirleri vardır, “Süleymaniye’de Bayram Sabahı” bunlardan biridir.Zaten şair şiirlerinde kemale ileri yaşlarında ermiştir. Onur meselesi yapıp açığa çıkarmadığı bitmemiş şiirleri bugün bir kitap halinde derlenmiştir. Bu da onun yaptığı işi ne kadar önemsediğinin bir göstergesidir.